Savunma mekanizmaları kişilerin stresli olay karşısında bilinçsiz olarak benliklerini korumak adına verdikleri tepkilerdir. Her birey farklı savunma mekanizmaları edinir ve bu esasında çocukluk çağından kazandıkları becerilerdir. Örneğin bazılarımız bizi sarsacak bir olay karşısında ağlarken, bazılarımız kavga çıkarır; bazılarımız bayılıp hasta taklidi yaparken, bazılarımız ortamı terk edip yürüyüşe çıkarız. Her bir örnekte kişiler tehdid algısını azaltmak, benliklerini korumak ve kaygılarını azaltmak için doğal bir şekilde ‘öğrenilmiş çaresizlik’ sonucu bu tepkileri vermekdedirler. Savunma mekanizmaları uzun süre kullanıldığında ve bunun arkasına sürekli saklanıldığında kişi öncelikle nevroz, sonrasında da psikoz geliştirmeye başlayacaktır.
Savunma Mekanizmalarından bazıları:
1. Repression (bastırma) – yaşanan her hangi travmatik veya kötü bir olay yaşandığında kişi hiss ve düşüncelerini bastırma eğiliminde olur. Kişi sarsıdıcı olayı bilinçten uzaklaştırmaya çalışır ve olmamış gibi hayatına devam etmeye başlar. Tecavüze uğramış bir çocuk bunun en güzel örneyi olabilir.
2. Denial (inkar) – travmatik olayı veya kötü bir anını inkar etmek, kabullenmemek. Örneğin, kanser teşhisi almış bir kişi kanser olduğunu kabul etmez, hayatına olduğu yerden devam eder, hasta olduğunu sanki duymamış gibi davranır ve olayı inkar eder.
3. Displacement (yön değiştirme) – yoğun duyğuları sebepkarla paylaşmak yerine alakasız kişiler üzerine transfer etmek. Örneğin, işte patronla zor bir günün ardından, kişinin evde sinirini eşinden, çocuklarından çıkması veya onları olumsuz ruh hali ile etkilemek.
4. Projection ( yansıtma) – kendi ruh halini, düşüncesini, yanlışlarını başkasına yansıtmasıdır. Kişi kendisinden bilir olayı örneği aslında tam olarak yansıtma terimini açıklamaya yetiyor. Örneğin saldırgan kişi her kesin saldırgan olduğunu düşünebiliyordur.
5. Regression (geri çekilme) – genelde fiziksel hasta insanların geliştirdiyi savunma mekanizmasıdır. Kişi stresli bir olay karşısında fiziksel tepkiler vermeye başlaması. Örneğin çocukların uzun aradan sonra tırnaklarını yemeğe başlaması, geceler yatağını islatması ve s.
6. Pollyanna (Tatlı-limon) – tatlı limon olur mu? Bu tür savunma mekanizması geliştiren kişiler için oluyor. Kişi iyiki daha kötüsü başıma gelmedi düşüncesiyle mutluluk oyunu oynamağa çalışmasıdır. Örneğin, eşi tarafından sürekli küfür edilen ve şiddete maruz kalan kadın, eşimdir sever de, döver de deyip her kese mutluluk pozu vermesidir.
7. Rationalization (mantıklı hale getirmek) – kişinin kendi yanlış davranışına mantıklı açıklama bularak kendini hak kazandırmasıdır. Bir sözle sürekli behaneler üreten kişiler mantıklı hale getirme savunma mekanizmasını en sık kullanan kişilerdir. Örneğin, kişi arkadaşalarıyla zaman geçirmeye giderken eşini yanına almaz ve ‘mantıklı açıklaması’ ‘-sen zaten bizimkilerle sıkılıyorsun, başka zaman götürürüm’ olur.
8. Sublimation (yüceltme) – negatif düşünce, hiss ve duyguların pozitif bir şeyle yerini değiştirmesi yüceltmedir. Mesela stresli bir olaya tepki olarak spor yapmak, yürüyüşe çıkmak, resim çekmek olabilir.
9. Identification (fark gözetmeme) – itki ve ayrılığın sonucunda kişi kayb ettiği kişinin rolunu üstlenir. Mesela: dul kadın eşi öldükten sonra eşinin gönüllü yaptığı insanlara yardım kampanyasını sürdürür.
10. Reaction Formation (reaksiyon biçimleme) – kişi stresli bir olay karşısında düşünce ve duygularının tersini yaparsa reaksiyon biçimlemesi yaptığı anlamına gelir. Örneğin, hiç hoşlanmadığı birine kendini korumak için aşırı iyi davranmak bunun güzel bir örneği olabilir.
Yorum Yapın